Çin Halk Kurtuluş Ordusunun (ÇHKO) Tayvan’ın bulunduğu bölgeden sorumlu Doğu Cephesi Komutanlığı Sözcüsü Albay Şı Yi, yaptığı açıklamada, komutanlığa bağlı kara birliklerinin Tayvan Adası’nın kuzey, güney ve doğu bölümlerinde ve Tayvan Boğazı’nda yürüttüğü 2 gün süren tatbikatlarda tüm görevlerin yerine getirildiğini belirtti.
Kara, deniz, hava ve roket kuvvetlerinden unsurların katıldığı tatbikatların birliklerin müşterek muharebe kabiliyetlerini kapsamlı şekilde test ettiğini anlatan Sözcü Şı, komutanlığa bağlı birliklerin daima teyakkuzda olacağını, eğitim ve hazırlıklarını sürekli güçlendirerek Tayvan’ın bağımsızlığına yönelik ayrılıkçı hareketleri kararlılıkla defedeceğini açıkladı.
Tayvan Savunma Bakanlığı, X hesabından yaptığı açıklamada, dün akşamdan bu sabah saatlerine kadar Tayvan Adası’nın çevresinde Çin’e ait 59 askeri hava aracı ve 31 geminin görüldüğünü ifade etti.
Açıklamada, hava araçlarından 31’inin Tayvan Boğazı’nda tarafların etki alanlarını ayırdığı kabul edilen orta çizgiyi geçtiği ve Tayvan’ın “Hava Savunma Tanımlama Bölgesi” (ADIZ) ilan ettiği sahanın kuzey, orta, güneybatı ve doğu bölümlerinde uçtuğu bilgisi verildi.
Ada çevresinde ayrıca Çin Donanmasına ait 23 savaş gemisi ile Çin Sahil Güvenliğine ait olduğu tahmin edilen 8 “resmi geminin” de tespit edildiği aktarılan açıklamada, Tayvan ordusunun durumu izlediği ve yanıt verdiği kaydedildi.
Önceki gün Ada çevresinde 76 hava aracı ve 19 geminin tespit edildiği açıklanmıştı.
TAYVAN’DAN KINAMA
Çin ordusu, 1 Nisan’da, Tayvan Adası’nın çevresini kuşatan kapsamlı askeri tatbikata başladığını bildirmişti. Kara, deniz, hava ve roket kuvvetlerinin katıldığı tatbikatın, “deniz-hava muharebe hazırlığı devriyeleri, kapsamlı üstünlüğün ele geçirilmesi, deniz ve kara hedeflerine saldırılar, kilit bölgeler ve deniz yollarının blokajına” odaklanacağı belirtilmişti.
Tatbikatın, Tayvan’ın bağımsızlığını savunan ayrılıkçı güçlere “sert bir uyarı” ve “güçlü bir caydırıcı”, Çin’in egemenliğini ve ulusal birliğini korumak için “meşru ve gerekli bir eylem” olduğu vurgulanmıştı. Tayvan otoriteleri ise tatbikatı “akıl dışı provokasyon” olarak niteleyerek Çin’in eylemlerini kınamıştı.
Çin Sahil Güvenliği de askeri tatbikat ile eş zamanlı olarak Tayvan çevresinde “kanun koruma devriyesi” yürüttüğünü duyurmuş, sahil güvenlik gemilerinin, bölgede izinsiz seyreden gemilere teftiş, müdahale, el koyma ve tutuklama eğitimleri yaptığı kaydedilmişti.
Çin’in Şandong uçak gemisi ve harp filosu, tatbikat sırasında Tayvan’a güneyden 190 deniz mili (yaklaşık 350 kilometre) mesafeye kadar yaklaşırken, diğer donanma ve sahil güvenlik gemileriyle Ada’nın çevresinde adeta abluka oluşturmuştu.
Çin ordusu, 2 Nisan’da da Tayvan Boğazı’nın orta ve güney bölgelerinde, “Strait Thunder 2025/A” (Boğaz Tufanı 2025/A) adlı bir tatbikata başladığını duyurmuştu. Bölge kontrolü ve blokajına odaklanacağı ifade edilen tatbikatta Tayvan Boğazı kıyısında liman ve enerji tesisi gibi konumlanan sahte hedeflere atış talimleri yapıldığı aktarılmıştı.
Doğu Cephesi Komutanlığı, sosyal medya platformu Weibo’da paylaştığı tatbikat videosunda, Tayvan Adası’nı alevler içinde gösteren bir animasyona yer vermişti.
ÇİN VE TAYVAN ARASINDA GERİLİM SÜRÜYOR
Çin’in kendi topraklarının parçası olduğunu savunduğu Tayvan, 1949’dan bu yana fiili bağımsızlığa sahip bulunuyor. Çin ana karası ile Tayvan arasında 2. Dünya Savaşı sonrasındaki iç savaşın ardından ortaya çıkan ayrılık hala sürüyor.
Son yıllarda Tayvan üzerindeki askeri baskıyı artıran Pekin yönetimi, Ada’nın ana kara ile yeniden birleşmesi için gerekirse güç kullanımını dışlamayacağını vurguluyor.
Tayvan Boğazı’nı da kara suları olarak gören Çin, başka ülkelerin bölgedeki askeri varlığına karşı çıkıyor. Yabancı donanmaların bölgedeki seyir ve keşif faaliyetleri, ülkeler arasında gerginliğe sebep oluyor.
Çin ordusu, 2022’de dönemin ABD Temsilciler Meclisi Başkanı Nancy Pelosi’nin Tayvan’ı ziyaretinin ardından, 2023’te dönemin Tayvan lideri Tsai Ing-wen’in ABD’ye yaptığı ziyaretlerin sonrasında ve 2024’te Tayvan’ın yeni lideri Lai Ching-te’nin göreve başladığı mayısta ve ilk “Ulusal Gün” konuşmasını yaptığı ekimde Ada’yı kuşatan kapsamlı askeri tatbikatlar düzenlemişti.
Söz konusu tatbikatlara “Müşterek Kılıç” adı verilmişti.
