Çelik binalar depreme dayanıklılığı ve hızlı inşa edilebilmesiyle öne çıkıyor

Depremlerde Çelik Yapılar Neden Daha Güvenli?

“Asrın felaketi” olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli depremler, konutların malzeme yetersizliğini bir kez daha ortaya koyarken, kalitesiz beton ve demirle yanlış mühendislik uygulamalarının büyük facialara yol açtığı görülmüştü.

Kahramanmaraş’ta çöken binalara karşın hiçbir çelik yapının çökmemiş olması, çelik yapıların depremlere karşı daha dayanıklı olduğunu göstermiştir. Bu durum, çelik yapılara olan ilgiyi ve talebi artırmıştır. İstanbul’da meydana gelen son depremler ise riskli betonarme binaların yaratabileceği tehlikeleri tekrar gündeme getirmiştir.

Uzmanlar, betonun kısa ömürlü olması, karbon salımına neden olması, geri dönüşümünün zorluğu ve deprem sırasında büyük zararlara yol açması gibi dezavantajları olduğunu belirterek, çelik ve ahşap gibi alternatif malzemelere yönelmenin daha güvenli bir seçenek olabileceğini vurgulamıştır.

Çelik Yapılar Neden Daha Güvenilir?

Türk Yapısal Çelik Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Melih Şimşek, çelik yapıların betonarmelere göre daha güvenilir olduğunu vurgulayarak, çelik yapılarda işçilik hatalarının daha az olduğunu ve depreme karşı 7-10 kat daha dayanıklı olduklarını belirtmiştir. Çelik yapılar, hafif olmaları ve depreme karşı daha sağlam olmalarıyla öne çıkmaktadır.

Şimşek ayrıca çelik yapıların daha enerji tasarruflu, geri dönüştürülebilir, ekonomik ve çevre dostu olduğunu dile getirerek, betona alternatif olarak çelik yapılara daha fazla ilgi gösterilmesi gerektiğini ifade etmiştir.

Beton Yerine Çelik ve Ahşap Yapılar

Helmann Holding Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün ise betonun kısa ömürlü olması, geri dönüşümünün zorluğu ve depremlerde yaratabileceği hasarlar nedeniyle çelik ve ahşap gibi alternatif malzemelere odaklanılması gerektiğini belirtmiştir. Özgün, betona alternatif malzemelerin kullanımının artırılması gerektiğini ve çelik, taş ve ahşap yapıların önceliklendirilmesi gerektiğini vurgulamıştır.

Türkiye’deki endüstriyel binalarda çelik yapıların oranının arttığını ancak konutlarda bu oranın yeterli seviyede olmadığına dikkat çeken Özgün, milyonlarca konutun dönüşüm beklediğini ve çelik yapılara olan ilginin artması gerektiğini belirtmiştir.

Related Posts

İstanbul havalimanlarının yolcu sayısı 30 milyona yaklaştı

Bu yılın ilk 3 ayında İstanbul Havalimanı’nı 17 milyon 961 bin 463, İstanbul Sabiha Gökçen Havalimanı 10 milyon 304 bin 842 olmak üzere toplamda 28 milyon 266 bin 305 yolcu kullandı.

Bakan Şimşek’ten ekonomiye ilişkin önemli açıklamalar

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek canlı yayında önemli açıklamalarda bulunuyor.

Yağmur altında metrelerce ucuz çay-simit kuyruğu

Yüksek enflasyon ve artan hayat pahalılığı altında ezilen tüketici, kuruş hesabı yapıyor. Alım gücü düşen yurttaşlar, ucuz ürün arayışına devam ediyor.

Marmara’da ZDS oranı 0.2 puan artışla yüzde 63.8 oldu: 6.2 ‘DASK’ı kıpırdattı!

Marmara Denizi’nde, Silivri açıklarında 23 Nisan’da meydana gelen 6.2’lik deprem büyük korku yaratırken bu doğal afet İstanbul’da beklenen büyük depremle ilgili tartışmaları yine hararetlendirdi.

Emtia piyasalarında ‘tarife iyimserliği’ etkisi

Emtia piyasalarında, ABD yönetiminin izlediği korumacı ticaret politikasının etkisi sürerken, ABD-Çin ticaret savaşının şiddetlenmeyeceği beklentisi ve dünya genelinde yaşanan jeopolitik gelişmelerin etkisiyle karışık bir seyir izleniyor.

Türkiye’nin önceleri hakim olduğu pazar artık tehlikede: Üretim payı düşüyor!

Türkiye’nin dünya fındık üretimindeki payı son yıllarda azalma gösterdi. İhracatta artış olsa da, global tüketim artışından alınan pay düştü. Fındık sektörü, bu trendin devam etmesi halinde pazar kaybı yaşanabileceğinden endişeli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir